x

7-14 Yaş Dönemi Çocuk Eğitiminde 100 Temel Kural Kitabı-1604

TİMAŞ YAYINEVİ
Ürün Kodu : 9786050820249
7-14 Yaş Dönemi Çocuk Eğitiminde 100 Temel Kural Kitabı
179,00 TL
  • Ürün Özellikleri
  • Ödeme Seçenekleri
  • Yorumlar (0)
  • Tavsiye Et
  • Resimler
  • Beni Ara
  • 7-14 Yaş Dönemi Çocuk Eğitiminde 100 Temel Kural Kitabı

    • Yayın Tarihi 2019-04-15
    • ISBN 9786050820249
    • Baskı Sayısı Baskı
    • Dil TÜRKÇE
    • Sayfa Sayısı 216
    • Cilt Tipi Karton Kapak
    • Kağıt Cinsi Kitap Kağıdı
    • Boyut 5 x 19 cm



    BİR VEFA BORCU.

    Bir çocuğun kazanabileceği en güzel özellik; var olduğu hali ile kendini ortaya koyabilecek güce erişmiş olmasıdır...
    Kendi gibi oturması...
    Kendi gibi konuşması...
    Kendi gibi gülmesi...
    Kendi gibi düşünmesi...
    Ne taklit başkalarını, ne korku başkalarından...
    "Ne derler" diye değil, ne ise öyle olabilecek güce erişmiş olması...
    Mevlana’ca ifade ile "ya göründüğü gibi olması ya da olduğu gibi görünebilmesi"...
    Kişilik sahibi olması yani...
    Zira kişilik 7 yaş sonrasında ve ancak kendini emniyette hissetmesiyle içten içe gelişir çocukta...
    Kişiliğin hem kazanıldığı hem de en çok zarara uğradığı dönemdir bu; okul dönemi yani...
    Bir yandan ebeveynin kaygısı, çocuğunun okul başarısı adına... Diğer yandan öğretmen baskısı, öğrencisine daha çok öğretebilmek için...
    Öte yandan çocuğun kendini ortaya koymasından değil, ortaya koyulanı tekrar etmesinden hoşlanan eğitim sistemi...
    Çocuk adım adım öğrenir, var olduğu gibi olup da başına iş açmaktansa, kendisinden beklendiği gibi olmanın daha iyi olacağını...
    Çocuksu sevimliğin birden bitip yetişkin baskılarının başladığı dönem bu dönemdir...
    Kendisine sunulan imkânları kullanamadığı için "suçluluk hissinin" oluşturulduğu dönem bu dönemdir...
    Ödev, okul, sorumluluk, tertip düzen yüzünden sevgilerin azaldığı, "değersizliğin hissedildiği" dönem bu dönemdir... Yapabildiği kadarına razı olunmadığı için daha çok başarı beklentileri karşısında kendini "yetersiz hissettiği" dönemdir bu dönem...
    Çocuksu coşkularla uykuya dalmak yerine, yetişkinlerin beklentilerine karşılık vermek için kaygıların oluştuğu dönem...
    Bir başka deyişle, kişiliği oluşturmak yerine, adım adım kişilik kaybının yaşandığı dönem...
    Çocuklara bir vefa borcum vardı üzerimde taşıdığım...
    Onu bu kitapta ödemek istedim...
    Ve çocuklara bir vefa borcu olduğunu düşünen yetişkinlerle bu kitapta buluşmak...
    Umarım, her bir satır kendi çocukluğumuza eriştirir bizleri... Ve bir çocuk gözü ile çocuklara yeniden bakmayı kolaylaştırır... Sevgilerimle...
    Adem Güneş İstanbul, 2015

    YAYINA HAZIRLAYANIN NOTU
    Bu kitabı yayma hazırlarken okul çağım geldi gözlerimin önüne hep... Bir kız çocuğunun masumiyetiyle sokaklarda oynadığım günler...
    Bir cıvıltı ile var olmanın heyecanını iliklerime kadar yaşadığım anılarım...
    Ve adım adım sorumluluklarımın şaşkınlığı...
    Beklentilerin acemiliği...
    Kız çocuğu olmanın ağırlığı...
    Çevreden gelen "akılı uslu ol" baskısı...
    Adem Güneş Hocam’dan duyunca "akıllı uslu çocuk yoktur, çocuk delidir, doludur" diye... O, çocuk halime üzülesim gelmişti...
    içimde kopan çocukluk anılarımla yayma hazırladım bu kitabın her satırını...
    Kimisinde güldüm, kimisinde hüzünlendim...
    Çocuklarıma döndüm baktım...
    Bir çocuk gözüyle yaşamı seyrettim...
    Onlar adına yapılacak ne çok şey var, diye düşündüm durdum... Umarım bu eser sizin için de bir başlangıç olur, yaşama, eğitime ve çocuksu coşkulara bir çocuk gözüyle bakmaya...
    Ve çocuk yüreğiyle çocuklarla birlikte olmayı bir kez daha hatırlatır hepimize...
    İyi okumalar...
    Gonca Anıl Denizli, 2015

    İÇİNDEKİLER
    BİR VEFA BORCU 13
    YAYINA HAZIRLAYANIN NOTU 15
    1-Çocuktuk üç dönemdir: bağlanma, aidiyet ve uyum 16
    2-7 - 14 yaş dönemi, aidiyet' dönemidir 18
    3-Çocuk kendini nereye ait hissediyorsa ait hissettiği
    yerdekiler gibi davranmaya başlar 20
    4-Ailesiyle bağı olmayanın çevresiyle bağının güçtü olması
    marifet değildir 22
    5-Yedi yaşından büyük çocuğun bulunduğu bir evde aile toplantısı' olmaması eksikliktir 24
    6-Öğretmenlikte başarı, sınıfı yönetmekle değil,
    çocuğa kendisini yönetmeyi öğretebilmekle ölçülür 26
    7-Bir eğiticinin çocuğa yapabileceği en büyük iyilik,
    onun çocukluğunu yaşamasına fırsat vermektir 28
    8-Otoriter eğiticilerin başarılı, fakat agresif öğrencileri olur 30
    9-Baskın eğitim ortamı, çocuğu hiperaktif eder 32
    10-En iyi eğitici, çok şey öğreten değil, 'öğrenmeyi öğreten’dir 34
    11-Çocuğunu kendi çocukluğu ile kıyas eden iletişim,
    kusurlu iletişimdir 36
    12-1 yapabilirken 5 istemek, çocuğu agresifleştirir 38
    13-Başarılı eğitimcinin en belirgin özelliği,
    öğrencisine derste öğretebilmesidir 4-0
    14-Evde öğretmenlik yapan ebeveynler anne babalığı ihmal ederler 42
    15-Çocuğun karne notu aynı zamanda eğitimcinin öğretmenlik' notudur 44
    16-Başarısız çocuk yoktur, hitap edilememiş çocuk vardır 46
    17-içten gelen öğrenmenin üç motivasyon basamağı; merak, heves ve istektir 48
    18-Kaliteli bir eğiticinin en üstün özelliği öğretmeyi öğrenebilmesi'dir 50
    19-Öğrencisini dinlemeyen eğitici öğrencisi tarafından da dinlenmeyecektir 52
    20-Sana güveniyorum, başaracaksın' sözü başarıya değil, kaygıyasebep olur 54
    21-Sınav sonucuna ne kadar vurgu yapılırsa, kaygı o kadar artar 56
    22-Hızlı okumak değil, anlayarak okumak başarıyı getirir 58
    23-Bilgi öğretilmez öğrenilir 60
    24-Öğrenmede kalıcılık zihinle değil, duyularla gerçekleşir 62
    25-Kalıcı başarıların özünde merak duygusu,
    geçici başarıların özünde eğitici zorlaması vardır 64
    26-Yeni olan her şey çocukta merak uyandırır,
    bilgi eskidikçe merak kaybolur 66
    27-Meraksız eğitim, en başarısız eğitimdir 68
    28-Her kitap değil, merak uyandıran kitap çocuğa hitap eder 70
    29-En başarısız eğitimci sınıfını merakla değil
    baskı ile susturan eğitimcidir 72
    30-Eğitimde ceza,merak duygusunu yok eder 74
    31-Kendini gerçekleştirmesine izin verilmiş çocuklar,
    saldırgan değil, problem çözücü olurlar 76
    32-Saldırganlık aşağılanmışlık hissinin dışa vurumudur 78
    33-Dışlanmışlık aşağılanma hissettirir 80
    34-Çocuklarda bağımlılık yetersizlik hissinin sonucudur 82
    35-Okul çağı çocuğunun en belirgin özelliği unutkanlığıdır 84
    36-Eğitimde baskı çocuğu zihinsel olarak güçlendirirken
    duygusal olarak zayıflatır 86
    37-Çocuğun yaşadığı endirekt şiddet,
    en az direkt şiddet kadar yıkıcıdır 88
    38-Kumbara çocuğu tasarruflu olmaya değil, bencilliğe alıştırır 90
    39-7 yaş binicilik yaşıdır, at ile temas çocuğu güçtü hissettirir 92
    40-Çocuğun horoz sesini duyması, kuzuya dokunması
    en iyi terapiden daha iyi terapidir 94
    41-Her insanın özü, kendi çocukluğudur 96
    42-Kız çocuklarını 'maşallah, erkek gibi' diye övmek,
    çocuğun kişiliğine haksızlıktır 98
    43-Çocuk önce insandır, sonra çocuk 100
    44-Çocuk başkalarına saygı duymayı kendisine
    saygı duyulduğu kadar becerir 102
    45-Gel bakim, senin adın ne?' diye sormak çocuğu ezer 104
    46-Tepkisellik çocuğun kendini gerçekleştirmek istemesinin
    önündeki engeli kaldırma mücadelesidir 106
    47-Dikkat dağınıklığı ilaçla değil, aile ortamı düzenlenerek çözülür ....108
    48-Oyuncakla değil, insanla oynanan oyunlar,
    dikkat güçlenmesini sağlar 110
    49-Öğrencinin dikkati eğiticinin heyecanı kadardır 112
    50-Yetişkinlerin çocukları Allah ve cehennemle korkutarak kendilerine itaate zorlamaları bir din suiistimalidir 114
    51-Çocuklarda düzen fikri, tertiple değil
    dekorasyon keyfiyle geliştirilmelidir 116
    52-Yetişkin rahatlığı çocuğu rahatsız eder 118
    53-Çocuğunun gözünde itibarını kaybeden tesirini de kaybeder 120
    54-Ben senin yaşındayken' diye başlayan iletişim,
    en yanlış iletişimdir 122
    55-Çocuğun yanlış davranışının eleştirilmesine değil,
    doğru davranışı öğrenmeye ihtiyacı vardır 124
    56-Çocuğun eşyası kontrolsüzce arttıkça
    ebeveyniyle duygusal bağı azalır 126
    57-Çocuk ebeveyninin çocukluk hikâyelerinde kendini bulur 128
    58-Bir çocuğun ebeveyninden duyabileceği en güzel söz
    sen beni sevmesen de ben seni seviyorum'dur 130
    59-Vaktinde ve yeterince yanında olunmayan çocuk,
    ihmale uğrayan çocuktur 132
    60-Otorite olmak’, sözü dinlenir olmaktır 134
    61-Her ebeveyn çocuğunu sever, ama sadece bazı ebeveynler çocuğunu duyar 136
    62-Çocukta bir yetenek korunacaksa hissedebilme yeteneği korunmalıdır 138
    63-Okulda cezalandırılan çocuk evde hiperaktif davranış sergiler 140
    64-Çocuğun ağlamasına engel olmak onu güçlendirmez, duyarsızlaştırır 142
    65-Duyguları denetlenen çocuklar ya edilgen olur ya agresif 144
    66-Kaygılı ebeveynin korkak çocuğu olur 146
    67-Duyguları ebeveynlerin denetimine girmiş çocuklar,
    vaktinde ağlamayı, vaktinde gülmeyi beceremezler 148
    68-Marifet çocuğa gelecek hazırlamak değil,
    çocuğu geleceğe hazırlamaktır 150
    69-iyi bir eğitimcinin en belirgin özelliği öğrencisine tebessümüdür ....152
    70-Çocuğun varoluşunu engelleyen en büyük etken,
    duygusal tükenmişliklerdir 154
    71-Çocuk duygusal tükenmişliğe zor düşer,
    fakat bir düşerse tam düşer 156
    72-Duygusal tükenmişliğin sebebi, duygusal şiddettir 158
    73-Erkek çocukları cüzdan, kız çocukları çanta ile düzeni öğrenir 160
    74-Televizyon çocuğu hiperaktif eder 162
    75-Kaliteli iletişim ânın yaşandığı iletişimdir 164
    76-Akşam yemekleri bir arada olunduğu için özeldir 166
    77-Okul çağında çocuğu olan ebeveynin kazanması gereken
    en öncelikli özellik, iletişim becerisidir 168
    78-Sorgulayıcı iletişim, sorunlu iletişimdir 170
    79-Çocuğa bir işin nasıl yapıldığı değil, ne olduğu tarif edilmelidir 172
    80-ilkokul çocuğuna haftalık değil, günlük harçlık verilir 174
    81-Nefret ve kin olmadıkça kardeş kavgası güçlenmeye sebeptir 176
    82-Doğal olmak,'kendi gibi olmaktır' 178
    83-Çocuk 'her şeyi' değil 'tercih ettiği şeyi' yaşadıkça
    kişiliğini geliştirir 180
    84-Öğretmenin kişiliği, öğrencisinin kişiliğinin zeminidir 182
    85-Kişilik değiştirmek, kişilik oluşturmaktan zordur 184
    86-Okul çocuğuna cinsel eğitim verilirken mahremiyet hissi
    zarara uğratılmamalıdır 186
    87-Güçlü kişilik sahibi çocuk sadece almayı değil,
    vermeyi de öğrenen çocuktur 188
    88-Teknoloji bağımlılığı çocuğun biraz oyalansın diye
    teknolojiyle baş başa bırakılmasıyla başlar 190
    89-Yalan söyleyen çocuk değil, kendini savunmak zorunda
    bırakılan çocuk vardır 192
    90-7 yaş çocuğuna alınabilecek en güzel hediye,
    bir analog kol saatidir 194
    91-iradesi zayıf ebeveynlerin çocuklarının da iradesi zayıf olur 196
    92-Davranış yanlış olabilir, çocuk yanlış olamaz 198
    93-Çocuğun kendi yönetmediği hiçbir erdemli davranış,
    o çocuğa erdem kazandırmaz 200
    94-Bir çocuğun başına gelebilecek en büyük kayıp
    davranışlarını yönetme becerisi'ni kaybetmesidir 202
    95-Mahremiyet eğitimi, duyguların yönetimi eğitimidir 204
    96-Aşağılanmış çocuk, aşağılayan ebeveyn olur 206
    97-Anne babaların şiddet eğilimi, kendi
    çocukluk deneyimlerinin sonucudur 208
    98-Çocuksuluğun engellenmesi kendi başına sorunlu bir davranış
    olduğu gibi, engellenmiş çocuk da sorunlu davranışa yönelir 210
    99-En kötü geçmiş, çocukluğu yaşanmamış geçmiştir 212
    100-Marifet, çocuğun sosyal yaşama uyum sağlarken
    bireysel varoluşunu sürdürebilecek güce erişmiş olmasıdır 214

T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.